SPD’li Karaahmetoğlu’ndan Kafkasya Barış Süreci Mesajı: “Türkiye kilit bir rol oynuyor”
SPD’li Karaahmetoğlu’ndan Kafkasya Barış Süreci Mesajı: “Türkiye kilit bir rol oynuyor”
Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki barış sürecini olumlu bulduğunu belirten SPD Milletvekili Macit Karaahmetoğlu, "Barış görüşmeleri devam ederken şu gerçekliği kabul etmek gerekmektedir: Bu süre içinde yüzbinlerce Azerbaycanlı vatanlarından sürüldü, binlerce sivil katledildi ve kültürel soykırıma maruz kaldı. Ermenistan, uzun yıllar boyunca elinde bulundurduğu askeri ve siyasi üstünlük ile barış çabalarını geri çevirmiş ve kabul edilemez taleplerde bulunmuştu.“
Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki barış sürecini olumlu bulduğunu belirten SPD Milletvekili Macit Karaahmetoğlu, "Barış görüşmeleri devam ederken şu gerçekliği kabul etmek gerekmektedir: Bu süre içinde yüzbinlerce Azerbaycanlı vatanlarından sürüldü, binlerce sivil katledildi ve kültürel soykırıma maruz kaldı. Ermenistan, uzun yıllar boyunca elinde bulundurduğu askeri ve siyasi üstünlük ile barış çabalarını geri çevirmiş ve kabul edilemez taleplerde bulunmuştu.“
"Ermenistan ile Azerbaycan arasında uzun yıllardır süregelen çatışma artık çok kısa bir süre sonlanabilir. ABD’nin de dahil olduğu barış çabaları, son dönemde iki devletin şiddet içermeyen bir birlikteliği için gerçekçi bir perspektif sunuyor. Gerçek bir barış anlaşmasına giden yol hala zorluklarla dolu olsa da, sürdürülebilir bir çözüm hiç bu kadar öngörülebilir olmamıştı.
Partimin Meclis Grubu’nun Güney Kafkasya raportörü olarak, geçtiğimiz yıllarda bu uzlaşma ve barışma sürecine küçük de olsa katkıda bulunmak amacıyla her iki tarafın temsilcileriyle defalarca görüşmeler yaptım. Aynı zamanda şunu da belirtmeliyim ki; tüm bölgenin olumlu yönde gelişmesi için Türkiye kilit bir rol oynamaktadır.
Bu bağlamda, İsviçre Federal Meclisi Milletvekili Sayın Erich Vontobel'ı Berlin'de ağırlamaktan da memnuniyet duydum. Kendisi, aynı zamanda, Dağlık Karabağ'dan kaçan Ermenilerin geri dönüş hakları için çalışan İsviçre Barış Girişimi'nin kurucularındandır. Kendisine bu çabaları için destek verdiğimi ilettim, ancak aynı zamanda bunun daha büyük ve kapsamlı bir uzlaşma sürecinin sadece bir yönü olabileceğini de açıkça belirttim.
Barış görüşmeleri devam ederken şu gerçekliği kabul etmek gerekmektedir: Ermenistan, otuz yılı aşkın süre boyunca sadece Dağlık Karabağ'ı değil, aynı zamanda Azerbaycan’ın 7 arazisini de işgal etmişti. Bu süre içinde yüzbinlerce Azerbaycanlı vatanlarından sürüldü, binlerce sivil katledildi ve kültürel soykırıma maruz kaldı. Ermenistan, uzun yıllar boyunca elinde bulundurduğu askeri ve siyasi üstünlük ile barış çabalarını geri çevirmiş ve kabul edilemez taleplerde bulunmuştu.
Bu gerçekler ışığında Sayın Erich Vontobel’e, başlattıkları girişimin, tek taraflı olduğunu ve son 30 yılda Azerbaycan halkına yönelik zorunlu göç ve saldırıların da yaşandığı gerçeğini görmezden gelmek anlamına geldiğinin altını çizdim.
Tarihi geçeklerden biri de şudur ki; geçtiğimiz 30 yıllık süreç içerisinde Ermenistan’in, eli daha avantajlıydı ve çözüm yaklaşımları söz konusu olduğunda uzlaşmazdı. Şimdi çok şey kaybeden bu ülke, bu nedenle yalnızca 2023'ten bu yana yaşanan gelişmelerin tek kurbanı olarak görülemez. Ermenistan’ın bu konudaki tarihi sorumluluğunu kabul etmesi gerekmektedir.
Her iki devletin ve halkın yakınlaşmasının ancak ortak noktaları vurgulayarak, tüm perspektiflere kulak vererek ve özellikle güveni yeniden inşa ederek bir şansı olduğunu ifade etmek benim için önemliydi.
Öte yandan, özellikle Ermenistan Başbakanı Paşinyan'ın şu günlerde bir pragmatizm siyaseti izlemesi gerekmektedir. Gerçek bir barış anlaşması uğruna yeni yollar izlemeye ve gerekli tavizleri vermeye hazır. Ancak bu, kendisine aşırı milliyetçi ve kısmen kilise kaynaklı muhalefet tarafından büyük eleştiriler getiriyor. Avrupalı demokrasilerin Paşinyan'ın arkasında durması ve savaşın yıprattığı nüfusu bu daha iyi geleceğe taşımak için ona yardım etmesi gerektiğine inanıyorum.
Bu, Türkiye ile yapılan görüşmelerde, örneğin coğrafi izolasyonu sona erdirmek ve ekonomik canlanmaya bir kapı açmak için Ermenistan'a sınır açmanın ne kadar önemli olacağını gündeme getirmeyi de içeriyor.
Sayın Vontobel ve ben, sadece tüm tarafları, yani hem Ermenileri hem de Azerbaycanlıları, bir masaya getiren dikkatli bir diyalog yoluyla bu yola devam edilebileceği konusunda hemfikiriz. İsviçre'de de, tıpkı burada Almanya'da olduğu gibi, bu çatışmanın sona ermesini isteyen ve bu yöndeki birçok gerekli adımı gündeme getirmeye hazır olan siyasi yetkililerin bulunmasını memnuniyetle karşılıyorum."
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.